Neden Tesettür?


Neden Tesettür?

Bismillahirrahmanirrahîm

“Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunan (köleleri), erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış (cinsî güçten düşmüş) hizmetçiler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Hep birden Allah’a tevbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz.” (Nur Suresi 31. Ayet)

Kadınların tesettürünün en önemli nedeni Allah rızasıdır. Allah’ın emridir ve başımızın üstünde yeri vardır. Bununla beraber tesettürün birçok hikmeti vardır.
Kim olursa olsun, ister ateist ister faşist ister feminist. Kadın ve erkek bir değildir ve bunu inkar edemezler. Kadın çok daha güzel ve değerlidir.

Etrafa bir bak. Çiçeklerde dişi organ en içte gizli bir yerdedir. Bir karpuzu günlerce saklayabilirsin ama kabuğunu bir soy ve nasıl çürüdüğünü izle. Güzel olan hep saklanır, gizlenir.

Kimse parasını çamaşır ipine mandallamaz. Korsanlar definelerini ıssız adaların bir köşesine gömerler. Zehri altın kadehte sunarlar ama hayat suyunun yerini bilen yok. Hayat suyu yok demeyin şimdi. Olsa yerini bilecek misin? Değerlidir ve sarıp sarmalarsın.

Allah da kadını değerli kılıp ondan güzelliğini gereksiz kişilerden saklamasını istemiş. Çirkin olmasını değil. Ya da güzel olmamasını değil. Kendini helalinden başkasından sakınmasını istemiş. Yaratan yarattığını hiç bilmez mi? Onun incinmemesi için bunu gerek kılmış. Hem kadını süslemeye meyilli yaratan O. Altın ve ipek erkeğe haramdır ama kadına değildir. Süslen ama helaline.

Aynı zamanda kadının erkekten daha kuvvetsiz bir yapısı vardır. Hem sığınmaya meyillidir, ister babası ister sevgilisi olsun, korunmayı sever ve ihtiyaç duyar. Güven ister. Kadınlarla dolu bir ortama giren bir erkek çok rahatsızlık duymaz ve belki fark etmez. Ama kadın belki bir iki tanesi dışında kendisine bakılmasından rahatsız olur ve bir an önce oradan uzaklaşmak ister.

Fıtratımızdır tesettür. Tesettür Rabbimiz’in bize sevgisidir. Bize verdiği değer ve yarın ahirette ateşe karşı perdemizdir. İslam’ın sancağıdır. Sığınak ve güven dolu bir zırhtır. Rengarenk giyinmekle, transparan gömlek ve şallarla, kenarlara çıkan saçlarla, dirseklere kadar sıvanan kollarla, tak tak topuklarla, düdük gibi boğazda sıkılan ve omuzlara dökülmeyen bazen yaprak gibi topuzun üstünde sallanan marka eşarplarla olmaz. Belinin kıvrımını ortaya çıkarıp seni çekici gösteren şeyleri tesettür sanma. Kendini kandırma.

Hz. Fatıma böyle değildi. Hz. Ayşe böyle değildi. Sen geçince insanlar seni arkandan uzun uzun seyrediyorsa ve sanki podyumda yürüyormuş gibiysen kendini kandırma. Allah’ın huzuruna çıkmaktan utanacak şekilde giyinmeyi bırak. Allah’ın senin kaderine yazdığı eşin hatırına ona ihanet etme. Sadakatsizlik etme. Başka hayatlarda kendini vitrine sunma. Hem kendine hem hayat arkadaşına yazık edersin. Unutma.

Sokakta kaldırım taşlarını sayarak yürüyen gençler var. Gözüme başka bir hanımın ya da beyin gözleri değmesin diye. Hadi onlar cennete gidecek diyelim. Sen nasıl gideceksin? Emin ol Allah’ın yanında daha güzeli var. Hz. Yusuf aleyhisselam kardeşleri tarafından kuyuya atılıyor, köle diye satılıyor, zindanlara düşüyor. Ama sonra her şey düzeliyor. Babasına kavuşuyor ve Mısır’da iktidar sahibi doluyor. Peki ya sonra?

“Ey Rabbim! Sen bana dünya mülkünden nasip verdin ve bana rüyaların tabirinden bir ilim öğrettin. Ey gökleri ve yeri yoktan var eden Rabbim! Benim velim sensin, benim canımı müslüman olarak al ve beni salih kulların arasına kat!” diye Rabbinden kendini yanına almasını istiyor. Düşünsene bir. Bu kokuşmuş dünyada az bir zevk için sonsuzunu feda ettiğini.

Başkaları ne der demeyi bırak. Onlar senin başından ölümü savamazlar. Senin elinden tutup cennete çekmezler. Allah’ın karşısında seni savunmazlar. Sen Allah rızası için sakla kendini. Her rengi helaline sakla. Allah de ve ötesinden vazgeç. O varsa her şey var. Ama O’nu kaybedersen senin sadece yarısı geçmiş atmış yetmiş yılın var. Bir sonsuzluk yanında, koca bir hiçin var. Değmez vazgeçemediklerin, vazgeçtiklerine.

Yazar: Semanur Topal

Ekim 31st, 2017

Yorum Ekle